Prag

Prag’a gitmek üzere gece yarısı Viyana’dan ayrılıyoruz. Ama Viyana’nın güzelliğinden nasıl sarhoş olmuşsak bir türlü Prag yolunu bulamıyoruz. Nihayet “Praha” tabelalarını görüp rotamızı çeviriyoruz. Ancak gittikçe bozulmaya ve darlaşmaya başlayan yol yanlış yolda olduğumuz izlenimi uyandırsa da yeni bir “Praha” tabelası yüreğimize su serpiyordu. Yaklaşık 50 km gittikten sonra yanlış yolda olduğumuza karar verdik.Gidiş geliş olan yol 50 km’den sonra iyice daralıyor. Geçtiğimiz yerler tamamen kırsal Allah’tan yolda bizden başka tek tük araç görüyoruz. Haritadan yolun eski Prag yolu olduğunu anlıyoruz. Gece saat 3 civarı oldukça dağ başı olan bir yerde el fenerli iki kişi dur işareti yaptığında hafif bir endişe olmadı değil sağa çekip durduk. Heyecandan mı korkudan mı Yusuf az kalsın adamları eziyordu. Adamlar dediysem de camı açtığımızda birinin bayan, üniformalarından da polis olduğunu görünce rahatladık. Çek sınırına geldiğimizi anladık pasaportlara ve içerde ki kişilere bakıp pasaportları iade etti. Kibar polislere teşekkür edip yola devam ettik. Dar ama asfaltı güzel olan yol Çek sınırını geçtikten sonra bozulmaya başlıyor. “Praha” tabelalarını takip ederek devam ediyorduk ki karşımıza portatif ışıklar çıktı kırmızı yanıyordu. Bir kaç dakika bekleyip burada ışığın çok saçma olduğuna karar verdim ve gelişi dubalarla kapatılan yolda gitmeye devam ettim. 2 km böyle dubalarla devam ettikten sonra düzelen yolda sürekli ışık sürekli kırmızı ve ve ben hiç durmadan devam ettim ta ki önümdeki aracın hemde çek plakalı aracın durduğunu fark edene kadar. Meğerse bize kırmızı yandığında karşı yönden gelen araçlara yeşil yanıyor ve biz onların geçişini bekliyormuşuz. Ucuz atlatmışız şansımız karşıdan araç gelmeyişi oldu. Olayı anlayıp ışığa uyduğumda ise bir çok aracın geldiğini görüp nasıl bir tehlike atlattığımızı anladım.

Kuzeyde hava saat 11 civarında kararıp 4:30 civarında aydınlanıyor. Gece daha kısa Hava aydınlanmaya başladığında bende de artık devam edecek enerji kalmamıştı. Yol kenarında bulduğum park yerine çekip yarım saat uyudum. Sonra yeşil Praha tabelasını görünce nasıl sevindim anlatamam. Otobana girdik girmesine de her yerde çalışma işkence devam etti yani saat 9 gibi yorgun argın bir şekilde Prag’a vardık.Üstüne üstlük burada döviz bozdururken kazıklanma ihtimaliniz çok yüksek diye daha önce not almama rağmen yorgunluğun etkisiyle de ilk girdiğim döviz bürosunda kazıklandık. 1 euro’ya 29 Koruna vermesi gerekirken 15 Koruna verdi. Satarken de kağıt imzalattı

IMG_3838.JPG

Şehir Merkezine yakın park yeri bulup kıyafet değiştikten sonra bugünün bayram olduğunu hatırladık birbirimizle bayramlaşıp şehri gezmek için yola koyulduk.

Vitava nehrine inerken ilk gözümüze çarpan dans eden ev denilen ilginç bir yapı oluyor. Fotograf çekip yola devam ediyoruz.

prag dans eden ev ile ilgili görsel sonucu

Kahvaltı yapacak yer ararken hatta börek hayali kurarken karşımıza İstanbul Kebap çıktı ve hakikaten börek vardı hele çay da olunca tüm yorgunluğumuzu unuttuk.Burada yaptığımız kahvaltı tekrar keyfimizi yerine getirdi.

İlgili resim

20160705_112736_HDR.jpg


Prag’da eski şehir meydanına geldiğimizde,karşımıza çıkan ilk yapı 1400’lü yıllarda inşa edilen ve çalışan en eski saat unvanı olan Astronomik Saat, ilginç hikayesi üzerinde yer alan hareketli figürleri ve heykelleri ile görülmeye değer.

20160705_113422_HDR.jpg

Devam edince Karl Köprüsüne çıktık. 14. Yüzyılda Charles tarafından  inşa edilen köprü 515 metre uzunluğunda ve 9,5 metre genişliğindedir.

20160705_121138.jpg

Köprüsünün hem giriş hem de çıkışında kuleler vardır. Köprü üzerinde ise ilginizi çekecek çok sayıda  heykel vardır.

20160705_121645

Köprü üzerindeki hediyelik eşya satıcıları ve  ressamlar,  ayrı bir keyif. Köprünün manzarası da köprü kadar güzel.

20160705_121756

Viyana’da hem zamanımızın olmaması hemde pahalı  diye klasik müzik dinlemekten mahrum kalmıştık.Burada bari dinleyelim diyerek kişi başı  akşam 18:00 için bilet alıp otele dönmek üzere metroyu kullanarak arabayı park ettiğimiz yere gittik.

IMG_3880.JPG

Duş alıp biraz uyuduktan sonra tekrar eski şehire geldik arabayı konser salonuna yakın bir yere park edip konsere gittik dilleri ve kültürleri ayrı insanlarla aynı şeyden zevk almamız  müziğin evrensel olduğu gerçeğini hatırlattı.

20160705_191438_HDR11.jpg

20160705_190228.jpg

Konserden sonra prag’ı gezmeye devam ediyoruz.

IMG_3865.JPG

20160705_211530

 

Prag’da gezilecek bir çok yer var ancak çok yorulduk artık onlarda başka zaman deyip otele dönüyoruz.